Kayıtlar

NOT DEFTERİ…

Artık birdenbire rastlaşılacak caddeler yok, otoyollar var. Her yerde kalabalıklar var ama aslında kimsecikler yok. Kentler toprak yüzeyinden siliniyor, havaya doğru yükseliyor. Bütün kapılar korkunun üzerine kapanıyor. Hayat hakkındaki kararı ölüm korkusu veriyor artık. ( MARGUERITTE DURAS  / Yeşil Gözler) Evet .Modern insanı artık korku yönetiyor.Korku.Kalabalıklar içinde yapayalnız.Çırılçıplak.
Resim
Bugün 29 Ekim Pazar.Çok güzel bir gün.Ufak bir yürüyüş yaptım.Yürüyüş kısaydı ama etkisi büyüktü.Yürürken Matt Haıg’ın “İnsanlar”kitabını sesli olarak dinledim.Zaten uzun zamandır dinliyorum,sonlardayım.Son bölüm beni çok etkiledi.Bu bölümü tekrar tekrar dinlemek istiyorum hatta kitabı alıp hep elimin altında tutmak istiyorum.Bir yaşam pusulası.İnsanın hayat anayasası.Bazılarını paylaşmak istiyorum. “Gül,sana yakışıyor  “Hayatında 25 bin gün olacak .Bunların bazılarını unutamayacak şekilde yaşa .” “Mutluluk senin dışında bir yerde değil ,mutluluk senin içinde “ “Güneş batıyorsa durup izle ,ilgi sonludur ,hayranlıkla ise sonsuz.” “Soğuk biri olma ,evren soğuk zaten.Önemli yerler sıcak yerler. “Herkes bir komedidir .Eğer sana gülüyorlarsa asıl şakanın kendileri olduğunu anlamıyorlardır .”

Farklı olan güzeldir

Resim
Muhteşem bir gün batımı.En azından farklı diğer gün batımlarından.Farklı olan şeyleri seviyorm çoğu  insan gibi.Sıradanlığın  da kendine özgü bir güzelliği var ,farkındayım.Bunu ancak kaybedince anlıyorsun biliyorum.Bugünler de sıkça düşünüyorum yaşamak üzerine.Daha doğrusu iyi yaşamak üzerine.İyi mi yaşıyoruz acaba ,yoksa sıradanlığın o yormayan tarafına mı kaptırdık kendimizi.İyi yaşmak isiyorum.İstrmek de benim elimde yapmak da .Bakalım geri kalan hayatımız bize neler getirecek.

Beş Kısa Fasılda Otobiyografi

  I Yolda yürüyorum. Kaldırımda derin bir çukur var. Düşüyorum. Kayboldum. Çaresizim. Bu benim hatam değil. Dışarı çıkış yolunu bulmak çok uzun zamanımı alıyor.  II Aynı yolda yürüyorum. Kaldırımda derin bir çukur var. Görmezden geliyorum. Tekrar düşüyorum. Aynı yerde olduğuma inanamıyorum. Ama bu benim hatam değil. Dışarı çıkış yolunu bulmak yine çok uzun zamanımı alıyor. III Aynı yolda yürüyorum. Kaldırımda derin bir çukur var. Orada olduğunu görüyorum. Yine düşüyorum. Bu bir alışkanlık. Gözlerim açık. Nerede olduğumu biliyorum. Bu benim hatam. Hemen dışarıya çıkıyorum.  IV Aynı yolda yürüyorum. Kaldırımda derin bir çukur var. Etrafından geçiyorum. V Başka bir yoldan yürüyorum.   Portia NELSON

Maviyi Soruyordun,Mavi Bir Huydur Bizde

  Hayat hiç mavi yerinden vurmadı.. çünkü ben maviyi, beyazı koruyan masumiyet olarak tanırım, karanlığı görünür kılan bir renktir mavi, öyle bilirim.. sürükleyendir,bitmeyendir… mavi olarak anlatmalıyım her şeyi… kaldırın başınızı gökyüzüne,görmek istediğinizi değil gördüğünüzü söyleyin bana! yaşamın ta kendisidir mavi..belkide sadece bu yüzden ölmeye değil yaşamaya mahkum edilmiştir.. maviyi soruyordun, gözlerimden yüzüme yayılan maviyi mi? bir renk değildir, mavi huydur bende ve benim yetinmezliğimdir. ve herkesin yetinmezliğidir. belki denecektir ki bir süre ve denenecektir bir akşamüstünü düşünmek bir akşamüstünü düşünmekten başka nedir ki gönül gözü görendedir,derinler mavidir…” Edip Cansever 

Oğluma mektup 12.07.2023

 Canım oğlum ,  Sana duygularımı nasıl ifade edeceğimi bilmiyorum.Ama en yalın şekilde ifade edeyim :seni seviyorum.sen karşımda tarihin tüm izlerini taşıyan ama üstünde tek bir çizik bile barındırmayan küçük bir deniz gibi duruyorsun.