Gürültü ve patırtının ortasında sukünetle dolaş; Sessizliğin içinde huzur bulunduğunu unutma Başka türlü davranmak,açıkça gerekmedikçe Herkesle dost olmaya çalış. Ama kimseye teslim olma. Telaşsız ve açık seçik konuş. Başkalarına da kulak ver. Aptal ve cahil olduklarında bile dinle onları; Çünkü dünyada herkesin bir hikayesi vardır. Yalnız planlarının değil, Başarılarının da tadını çıkarmaya çalış. Ne kadar küçük olursa olsun işinle ilgilen. Hayattaki dayanağın odur. Olduğun gibi görün. Sevmediğin zaman sever gibi yapma. Aşka burun kıvırma sakın; O çöl ortasında çimenliktir. Yılların geçmesine öfkelenme Gençliğe yakışan şeyleri Gülümseyerek teslim et geçmişe. Ara sıra isyana yönelecek olsan bile Hatırla ki kainatı yargılamak imkansızdır. Kendi kendinle barış içinde ol. Görmeye çalış ki, Bütün pisliğine ve kalleşliğine rağmen Dünya yine de güzeldir. Kaynak:(Hayat Kısa,Sanat Uzun)
Bir bayram daha bitti.Telaşlıydı.Güzeldi.Buraya bir şeyler yazmak istedim.Yazacağım çok şey vardı ama yazamadım,fırsatım olmadı.Sizinle güzel ama bir o kadar da hüzünlü bir hikaye paylaşmak istiyorum.Her gününüz bayram tadında güzel geçsin Diyarlardan Suriye, dağlardan Kasion.Hz. Adem ile Havva tatlı bir telaş içindeler.Evlatlarının mürüvvetini görecekler.Kırk evladın en güzeli İklimya ile büyük abisi Habil, dünya evine girecekler.Dünya dediğin o zaman kırk iki kişilik bir yer. Gelin görün ki ortada bir kavga kokusu var. İklimya’nın ikiz kardeşi Kabil bu düğüne karşı.Bacısıyla kendisi evlenmek istiyor. Ana baba, “töremiz böyle değil, aynı batında doğanlar evlenebilemezler!” diyor. Kabil töreye karşı. Babaya asi geliyor, anayı dinlemiyor, ağabeye dikleniyor.Baba ne yapsın, ikisi de evladı.Gerçi İklimya da evlat ama ona soran yok. “Allah’ı hakem edelim” diyor. “İkiniz de bir kurban verin rabbimize, hanginizinki kabul olunursa İklimya onundur.” “Kestiğiniz kurbanların ne
Bu akşam ''Amerikan Güzeli'' filmini bir kez daha izledim.-Kaçıncı kez izlediğimi hatırlayamıyorum,bundan sonra kaç kez daha izleyeceğimi ben bile bilmiyorum.Çok güzel bir film olduğunu söylemeye bile gerek yok,hele bir de bu yazıyı okuyup izlemeyenler varsa bir an önce izlemeli.Filmi her izleyişimde bir başka cümlesine takılıp kalıyorum.Bu sefer de ''Şu hayatta sıradan olmak kadar sıkıcı bir şey yoktur.'' cümlesine takılıp kaldım.Dayanamadım ''sıradan'' sözcüğün anlamına sözlükten baktım.Sözcüğün anlamını bildiğim halde neden sözlüğe baktım benim içinde muamma.Sözlükte ''sıradan'' sözcüğünün karşında şu ifdeler yazıyordu:'' sıfat Bayağı''.Hatta ''sıradan kelimesinin içinde geçtiği bir cümleyi anlamın yanına iliştirilmişti:" Bir hafta sonra ölü bulunmuştu evinde, basit bir dalgınlık, sıradan bir elektrik kaçağı. " - E. Şafak .Ve düşünmeye başladım''sıradanlığımızı.Arka fonda Ann
Yorumlar