arta kalan zamanda...

Salı.5 Mayıs...Güneşli pırıl pırıl bir gün.Sınav görevi için başka bir okuldayım.Sabahın bu ilk saatlerinde doğanın uyanışını seyretmek çok güzel.İnsana kendini özel hissettiriyor.Çiçekler,kuşlar,ağaçlar her şey ahenk içinde sabah şarkılarını söylüyorlar.Bütün vucüdumda sonsuz bir şükran duygusu Cemal Süreya'yı hatırlıyorum: "...Güneş her sabah verilmiş bir söz gibi doğuyordu.Gerçek neydi biliyor musunuz? Her şey.Yüzyıl sonra bugün yaşayan hiçbir anne,hiçbir sevgili,hiçbir bebek,hiçbir bıldırcın,hiçbir balina,hiçbir örümcek,hiçbir aslan ,hiçbir ceylan,hiçbir yılan var olmayacak.Ayrı bir kardeşlik kanıtı değil mi bu? Hayat kanıtı.Birbirimizin her yonden çağdaşıyız..."

                      Kadın  anlaşılmak için değil,  sevilmek için  yaratılmıştır.                                                                                                                   Oscar Wilde Bir kadın ne zaman gerçekten  doğar,sevdiği zaman mı,yoksa sevildiği zaman mı,anne olduğu vakit mi,bir kadın gerçekten ne zaman doğar? Bir kadın. Gerçek kadın tek bir kadındır.Bir kadın sevince gerçek bir kadın olur.Bir kadının hikayesi yasak elma ile başlar.Yasaktır elmayı yemesi kadının;ama kadın dinleyemez o yasağı,mutluluğu o yasak elmada bulacaktır belki de Bir kadın ismi bile yoktur,tüm güzel isimler onundur çünkü.Bir kadının en güzel yeri neresidir,boynu mu yoksa gözlerinin üzerine düşen saçları mı, Bir erkek bir kadını neden özler,uzakta olduğu için mi,Değil; uzaktan güzel görünür yanında olmayan. Uzaklık,kabahatlerin artık seçilemediği bir noktadan sonra başlar. Bir erkek sahi bir  bir kadını neden özler? Özlediği için mi seviyordur,sevdiği için mi özlüyordur