Kayıtlar

Haziran, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

o da seni seviyor...

Resim
Çoktandır aklımdaydı,yazmayı düşünüyordum,bugün Tuna Kiremitçi'nin yazısını okuyunca tam düşündüklerim kaleme almış.Yazarın şu cümlesini çok beğendim:''Aslında şu dünyada ne kadar insan varsa o kadar da sevme biçimi var, bunu unutuyoruz.'' Parmak izlerimiz gibi ,hepimizin sevme şekli değişik,çünkü hepimiz farklı sevme biçimleriyle yetiştirilmişiz.Sevmek istiyoruz,ama daha çok sevilmek,el üstünde tutulmak,uçmak istiyoruz,mutluluktan güven dolu bir yaşamla.''Sen uçusu hatırla/ kuş ölümlüdür...'' bu dizeler bir İranlı şaire ait.Aslında sevmek bir yolculuktur,sevilen kuş gibi ölümlüdür.Önemli olan bu yolculukta yaşadıklarının,hayal kurduğun şeylerinin,acılarının,hüzünlerinin sen de bıraktığı izlerdir.Tekrar yazarımıza dönelim ve son paragrafından alıntı yapalım: ''....Aynı umutlarla, aynı sevilme arzusuyla, aynı bir olma hasretiyle sonsuzluğun denizinde savrulup gidiyoruz. Görünüşteki farklılıklarımız ne olursa olsun. Birini gerçekten sevd

Hayat sadece yatağından akmıyor...

Resim
İnsan tek başınayken, bütün o cansız şeylerden, eşyalardan ve ağaçlardan, kuşlardan, ırmaklardan, çiçeklerden güç alması, onlarla bütünleşmesi, birbirlerini tanıdıklarını hissetmesi, kendine duyduğu şefkati onlara da duyması... Ne tuhaf ve güzeldi! VIRGINIA WOOLF (Deniz Feneri)

"Kurduğumuz tüm hayallere rağmen değişmeyen dünyanın şerefine.'' Ulysses Gaze

...Ve insana uğruna çaba göstermeyeceği hiçbir şey verilmeyecektir...Necm Suresi 39.Ayet İstemek,galiba sihirli kelime bu ya da dilemek,hangisi? Bir şeyi diler miyiz yoksa ister miyiz...İnsan adem alemde,en güzel varlık...Her şey insan için,ama sonrası kocaman bir boşluk..Savaşlar,gözyaşı,feryatlar hepsinin öznesi insandır.Gerçekten insan özü itibarıyla kötü müdür,mayasında hasetlik,kıskançlık,başkalarını yok etme mi vardır? Çok mu zor güzel bir dünya dilemek ya da istemek.Hepiniz okumuşsunuzdur,geçenler sanatçı Bengu bir kaza geçirdi,koruması vefat etti,kendisi kurtuldu bakın hastaneden nasıl bir mektup yazdı,mektubundan bir bölüm buraya aktarıyorum: ''Bu kazayı yaşamak bir dönüm noktası oldu hayatımda ve bence herkes yaşadığımız o kötü “an” dan birs ürü ders çıkartmıştır. Beni yaralı halimle yere yatırdıklarında ilk düşündüğüm şey veda etmek için daha çok erken olduğuydu.”İyiyim!” dedim hep, çünkü iyi olmalıydım. Daha gitme vakti değildi ve yaşayacak çok “an” vardı…Yaşamay

her neyse....

Resim
Acı mühim değil, umut yoruyor insanı." -Ece Temelkuran Umut,geleceğe dair rüyalar görmektir.Umut yaşamla insanın kendi arasında kurduğu veya kurabileceği köprünün tam adıdır.İnsanlar var olabilmek için,kendini ifade edebilmek için parmak izleri gibi insanın yüreğinde tomurcuklar besleyip onu yeşertebilmek için her gün her an gördüğü veya görmek istediği hülyadır.Umut denizdir,bahardır,denizden esen meltemdir.Çocuğun gözlerindeki mavi boncuktur.Umut şehitlerimizin anılarını yaşayarak  düşmana inat  yaşamaya devam etmektir.Güzel harflerin peşinden giderek bir nebze olsun ferahlayabilmektir.Umut müziktir,yüreğimizden göğe yükselip meleklerin diline pelesenk olabilmektir.Haydi kendimizi müziğin salıncağınaa bırakalım ve rüya görmeye devam edelim...

haftanın notları...

Bugün daha doğrusu ,artık dün sayılır,Babalar Günü'ydü.Birçok yazı okudum insanların babalarına anlatan duygularını anlatan.Ama Haşmet Babaoğlu'nun köşesindeki yazı çok dikkatimi çekti:Bize en yakın olduğu anda bile " yabancı" biridir baba ! " Dışarda "dır! Bu onu devletle, " yasa "yla, bilimle birleştiren şeydir. Anne nedir o halde, söyleyeyim: " İçerisi "dir anne ! Topraktır. Kalbin kuralsızlığıdır. İnançtır... Belki tam bu noktada "kabul edilmemiş" (Apokrifik) İncillerden biri olan Tomas İncili 'ndeki şu sözü hatırlamanın zamanıdır: Ne zaman ki, içle dış, orasıyla burası, aşağısıyla yukarısı bir olacak, o zaman Göklerin Saltanatı sizin olacak!" Leyla İpekçi'nin ''Alevin Miracı'' adlı köşe yazsını çok beğendim.Okumak isteyenler için http://bit.ly/KU6MN0 @ zamancomtr ..Bu yazıdan şu bölümü özellikle burada yayınlamak istedim: ''...Sözü şuraya getirmeye çalışıyorum. Doğayı her şeyin

Justine...

Resim
Âşıklar arasında asla denklik olmuyor. Biri daima ötekini gölgeleyip büyümesini engelliyor. Gölgede kalan da daima kaçıp kurtulma ve bu sayede büyüyüp serpilme özgürlüğünü kazanmak için kıvranıyor. Kuşkusuz aşkın tek trajik yönü bu!

dua gibi yaşamak...

Dua gibi yaşamak,sakin,huzurlu,bilerek,isteyerek,iyilik yaparak yaşamak çok mu zor belki de kolay olduğu için zor...Kim demişti şimdi hatırlamıyorum:''Hayat basit olduğu için zordur.'' Haydi hep beraber bugünden başlayalım hayatı dua gibi yaşamaya... Sana ait olanın sana ulaşmaması, sana ait olmayanın da sende kalması asla mümkün değildir...” Evrenin Sırları kitabında böyle bir cümle geçiyordu.Yaşam bir döngüden ibaret..Her şey düzen içinde,yerli yerinde..Ağlıyorsak bir sebebi var,gülüyorsak da öyle...Üzülelim kaybettiklerimiz için ama kendimi feda etmeyelim.Bilelim ki her şey de bir ''hayır'' vardır.Acıyı da yaşayalım bizi fidanı yeşerten su misali bizi daha iyi insan yapsın,ne yaparsak yapalım en iyisini yapalım... Çoktandır bir grubtan bahsetmek istiyordum,kısmet bugüneymiş.Flört...Bu grubu ben çok sevdim,bilmem siz de sever misiniz? http://youtu.be/52CBv1AP8qg Ay,gecenin giydiği en güzel beyaz elbise...Geceye ne de çok yakışıyor.Dün gece geceye