Mutlu muyuz,mutlu muyum?

Mutlu muyuz,biraz cesaretli davranıp bu soruyu kendime sorayım:Mutlu muyum? Bunu bile bilmiyorum,şükür pek bir derdim yok,bugüne kadar büyük sıkıntılar,büyük acılar yaşamadım.Ama hala mutlu muyum onu bilmiyorum.Mutluluk nedir peki,evrensel mi,bireysel ,kişiden kişiye değişir mi?Dün misafirlerim geldi Alanya'dan.Onları gezdirkten sonra  deniz kenarında salaş bir cafede birkaç Miller içtim,düşünüdüm,sevecen,uysal bir kedi geldi kendiliğinden kucağıma oturdum,sevdim,okşadım,yine olmayan seni düşündüm.Neyse bu konuda başka bir yazı yazacağım asıl soruma tekrar geri dönüyorum:Mutlu muyuz? Cafede biraz oturduktan sonra eve gitmek için yola koyuldum,içimde inanılmaz iyimser bir hava,yardım istediği insanlara.Kısacası mutluyum.Mutluluk belki de hırslardan arınmak,hayatı yavaş yaşamak.Burada yavaş kelimesininin altını özellikle çizmek istedim.Tabiki yavaş yaşamalıyız derken zamanı ıskalamalıyız,güzellikleri es geçmeliyiz anlamında söylemiyorum.Dolu dolu yaşayalım evet ama her şeyi hızlı tüketmeyelim.Bir söz vardır hani:''Kaplumbağlar yolllar hakkında tavşandan daha çok bilgi sahibidirler.''Ne demek istediğimi ne güzel anlatıyor bu söz.İnsanların yüreklerine daha çok dokunmak,tanımadığımız insanlara bile yardımcı olmak,hırslardan arınmak,dünyadan fazla bir şey istememek bence mutluluk ta kendisidir.Çok sevdiğim bir Kızıldereli şiiri vardır.Bakın bu şiir ne diyor:

Tanrı altı yönü yerli yerine yerleştirdi.
Doğu, batı, kuzey, güney, alt, üst.
Bir tek yön kalmıştı ki hala yeri belli değildi.
O yedinci yöndü ve hepsinin en kuvvetlisiydi,
Akıl ve hikmet onun içindeydi. Tanrı
Onu kolayca bulunmayacak bir yere
Koymak istedi. Nihayet kararını verdi,
Yedinci yönü insanoğlunun
bakmak en zor olan yerine,
yani kalbine yerleştirdi.
Sioux Şefi
  
Size mutlu,huzurlu,sevdiklerinizle dolu dolu ama yavaş bir şekilde yaşadığınız özel günler diliyorum. Biliyorum hepiniz bunu fazlasıyla hak ediyorsunuz.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

1816 yılında,Baltimore kentinde eski bir tapınağın duvarına yazılmış bir metin...

Habil,Kabil ve İklimya...

Maviyi Soruyordun,Mavi Bir Huydur Bizde