Swaziland Kralı...bakire kızlar

Size bir haber aktaracağım,gerçi çoğunuz okumuşsunuzdur ama bir daha hatırlatmak istedim,ardından birkaç kelam etmek elzem olacak galiba:

  ‘’Afrika'da Swaziland Kralı 3. Mswati, 14. karısını seçmek üzere 8 günlük seremoniyi başlattı. Geleneksel olarak her yıl kendisine bir eş seçen Kral 3. Msawati'nin eş adayları arasında bu yıl, "albino" bir kız da bulunuyor. Diğer eş adayı kızların içinde bembeyaz görünümüyle dikkati çeken albino genç kız, seremonide elindeki bambularla kral ve askerlerin dansına eşlik etti. Şu an 13 eşi olan Kral 3. Mswati, eş seçme etkinliğinde askerleriyle birlikte bakire kızların önünde dans ediyor. 8 gün süren seramonide, bakire kızlar kestikleri bambuları Ana Kraliçe'ye sunuyor. Daha sonra kral, bakire kızlar arasından bir eş beğeniyor.’’

 Haber böyle bitiyor. Şimdi biz burada aşk hakkında yazıp çiziyoruz ya acaba  Swaziland Kralı bunları okusa  ne düşünür,ne hisseder? O aşk kelimesinde ne anlar acaba? ‘Seçmek’ dir belki ona göre… Mağazadan  elbise beğenmek gibi bir şey,bunu beğendim,yatağıma gelsin.Kral ne isterse yaptırır bilirsiniz,bakmışsınız sözlükte aşk kelimesinin anlamını değiştirmiştir.Aşk:1.Seçmek, 2.Bakire kızlarla yatakta oynanan oyun…Kendi sözlüğüme bakıyorum doğru mu diye(!) .Aşk: Kendim olmam  için ben de eksik olan şey… Hiç Halil Cibran  okumuş mudur acaba,şu sözünü duymuş mudur: Dünya kuruldu kurulalı bilinir: aşk, derinliğinin farkına, ancak ayrılık saati gelip çattığında varır.Ona göre ayrılık saati nedir,sakın tahtan indiği an olmasın...Haşa Kral tahtan iner mi,haksızlık yapmayalım ölünce o da iner.Acaba biz boşuna mı yazıp çiziyoruz,boşuna mı ayrılık acısı yaşıyoruz,özlüyoruz,seviyoruz,seviliyoruz.Yoksa bunların hepsi  bir halüsinasyon mu?

  Uzatmayım sözü,galiba ben kralı  kıskandım,zenginin malı züğürdün çenesini yorar ya ben de bu yazıyı onun için yazdım…