Yürüdü Sana Doğru Hızlı Adımlarla...

Genç adam oturdu yalnızlığına.Denizden gelen mavi rüzgar tenini okşadı.Adam aklındaki her şeyi koydu yanı başına.Düşlerini,hayallerini,bir de yalnızlığını..Biraz ileri de ikisi kadın üç kişi derin bir yaz sohbeti yapıyordu.Daha doğrusu yaza dair planlar neşe içinde havada uçusuyordu.Cesara Pavese'nin bir sözünü hatırlama sırasıydı şimdi:''Yaşanacak bir hayat var, binilecek bisikletler, yürünecek yollar var; tadına varılacak gün batımları var.''Gülümsedi genç adam.Seni düşündü.Yanıbaşına koyduğu düşlerini,hayallerini aldı oradan,yalnızlığı bıraktı sadece.İnsanoğlu'unun doyumsuzluğunu düşündü,niçin sükredemediğine dair bir sürü önermede bulundu kendince.Yürümek ona her zaman iyi geliyordu,sanki ruhu açılıyordu yürürken.İnsan mutlu 
ve huzurlu iken ne kadar üretken olabiliyordu,mutsuzken de bir kadar üretkenlikten uzaktı.İnsan önüne çıkan çakılları neden bertaraf etmekte bu kadar zorlanıyordu acaba?Ufak şeyleri dert etmek insana daha mı kolay geliyordu,temizlemekten?Kimbilir belki de öyleydi.Mücadele etmek istemiyordu kimse,kabullenmek,yas tutmak daha kolaydı.Bahanesiydi üşengeçliğin,tembelliğin.Bu arada genç adam tembelliğin hakkını da vermek istiyordu:Tembellik ona göre güzeldi,abartmadıkça.''Tembelliğe Övgü'' adlı bir yazı bile yazabilirdi.Düzenli insanları hep sıkıcı bulur,düzensiz insanların daha üretken olduğunu düşünürdü.Acaba bu düşünce kendi üşengeçliğine bir zırh mıydı?Genç adam uzaktan gelen yaşlı çifte baktı,gülüşüyorlardı,yıllar eskimiş olduğu halde onların sevgisinin eskimediğini yaşlı çiftin gözlerinden okuyabiliyordu.Seni düşündü ve sana şiir okumaya başladı genç adam,yürüdü hızlı adımlarla sana doğru:
''Açılır kapılar
Alır seni korum damla damla
suyuma, ekmeğime, aşıma,
kaygıma, sevincime, acıma,
umuduma, sabrıma, gücüme.
Alır seni bölerim parça parça,
dağıtırım topraklara, denizlere, geceye,
Açılır her sabah kapılar gözlerinde,
girerim ışıltılı, yemyeşil bir bahçeye.''

 *Şiirin yazarı A.Kadir'dir

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

1816 yılında,Baltimore kentinde eski bir tapınağın duvarına yazılmış bir metin...

Habil,Kabil ve İklimya...

Maviyi Soruyordun,Mavi Bir Huydur Bizde