Küsme!

İnsanın alışkanlıklarını değiştirmekte neden bu kadar zorlanıyor.Soruyu biraz daha açalım:Bizler yaşadğımız yerleri,durumları,ortamları değiştirmekten neden korkuyoruz, ya da en iyisi bu yaşadığım yer,bundan daha güzel yaşam bulamam düşüncesine niçin kolayca kapılabiliyoruz.Bizler için yeni bir durum felakat gibi geliyor. ''Yeni''ye karşı hep 'eski'yi savunmamız insanın kendini korumasıyla ilgili midir bilmiyorum.Yeni bir şehir,yeni insanlar,yeni bir hayat hepsi bize korku filmlerinden fırlamış gibi geliyor.İnsan bir şehri bir canlı gibi seviyor galiba.Ondan daha iyisini bulabileceğini düşünmüyor.Halbuki daha güzel şehirler,daha güzel yaşamlarlar var bizim için.Yeni olan hiçbir şeyden korkmayalım.Bir yeri kendimiz güzelleştirebilir veya çirkinleştirebiliriz.''Büyü!.. Bütün iş, yeteri kadar büyü yaratabilmekte!' dedi. 'Bak başaklar bile bir boy değil!.. Bize seni sevmemiz için bir iyi neden ver.'' Her şeyin başı büyü diyor Ahmet Mümtaz Taylan...Kendimiz(biz) için hayatlarımızda büyü yaratabilmek mağrifet belki de.Büyü yaratabilmek cok da zor olmasa gerek.Bir sıcacık çay eşliğinde yapılabilen sohbet,bi dokunuş...Önemli olan bütün bunları aşkla yapabilmek...Tekrar etmekte fayda var:Daha yürünecek yollar,sürülecek bisikletler,izlenecek gün batımları var.Yeter ki küsmeyelim...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

1816 yılında,Baltimore kentinde eski bir tapınağın duvarına yazılmış bir metin...

Habil,Kabil ve İklimya...

Maviyi Soruyordun,Mavi Bir Huydur Bizde